Başucunda
Büyük abimin bir hikayesi.
(Senpai*)
Bir kaç yıl önce, abim kız arkadaşından ayrılacakmış gibi gözüküyordu, ama bu sakin bir ayrılık değildi bu yüzden abim bunun hakkında endişheliydi.
Bir gece, tam uyuyacakken, birden birisinin onu izlediğini hissetti.
...Hm? ...ne?... Bunun hakkında kötü hisleri oluşmuştu.
Ürkekçe gözlerini açtı, ve orta yaşlarda bir adam kıvrılmış kollarıyla başucunda dikiliyordu.
O da kim? Onu hatırlamıştı... Kesinlikle...
Bu eski kız arkadaşının babasıydı. Onu sadece fotoğraflarda görmüştü, ama çok iyi hatırlıyordu. Aniden ayağa kalktı, kalbi şiddetle çarpıyordu.
"Bunu bir düşün, onun babası bir kaç yıl önce öldü, değil mi..." bana böyle söyledi.
Bunu düşündüğümde, diğer gün abim eski kız arkadaşının babasının mezarını ziyarete gitti.
Onunla beraber gittiğim zaman, babasının mezarının nerde olduğunu söylediği yere vardığımızda, hemen mezarını temizledik ve beraber ellerimizi dua etmek için birleştirdik.
"Biz gerçekten çok üzgünüz. Ve, tekrar geleceğiz."
O sırada, mezarın çevresindeki tahta levhalar gevşedi ve olması gerektiği yerden dağıldı.
"Huh? Buralarda başıboş dolaşan bir köpek ya da bir kedi mi var?" dedi abim, ve mezartaşının arka tarafına baktığında gözleri ölüm tarihine kaydı. Üzerinde aynı günün bir kaç yıl öncesi yazılıydı.
<Koç'un Disiplini>
...Her şeyden önce, başlık aykırı Isshi. Çünkü bu bir uykunun ya da rüya içeriğinin bir hikayesi değil, değil mi? Ve dahası, eğer bu, bu dünyada gerçekleşiyorsa insanlar hikayedeki "başucunda dikiliyordu" cümlesini okuduğunda, başlıktaki gibi "rüyalarının tekinin içindeki başucunda"yı algılayamayacaklar. Ama, düzeltmeler ve yeniden gözden geçirmelerde bir limit olduğu için, eğer bunu bu şekilde bırakırsan, kollarını kıvırıp bakan babasının belirmesinin ardından ne oldu? Arkadaşının kalbi şiddetle çarptığı için onun tam anlamıyla yok olmadığını düşünüyorum... Ama gözüken bu gariplik tam olarak toparlanmamış.
Çevirmen Notu: "Büyük abi (Senpai)" olarak seslendiği kişi, ailesinin içinden bir akrabası değil. Bir iş arkadaşı ya da abisi olarak gördüğü birisi.
English:
At The BedsideA story of my older brother
(senpai).A few years ago, my older brother broke up with the girlfriend he was seeing at the time, but it seemed that it wasn't a peaceful breakup and he was anxious about it.
One night, when he was about to go to sleep, he suddenly felt someone's gaze.
...Hm? ...what?... He had a bad feeling about it.
He timidly opened his eyes, and standing at the bedside was a middle-aged man glaring with his arms folded.
Who? He recognized him... Surely...
It was his ex-girlfriend's father. He had only ever seen him in pictures, but he memorized them well. Suddenly he got up, his heart throbbing violently.
'Come to think of it, her father had died several years ago, hadn't he...' He'd told me. Thinking of that, the next day hmy older brother went to visit his ex-girlfriend's father's grave.
When we arrived at what he told me was her father's grave the time I went together with him, we immediately cleaned it and put our hands together in prayer.
"We're terribly sorry. And we'll come again."
At that time, the wooden tablets around the grave had been loosened up and strewn about out of order.
"Huh? Is there a stray dog or cat here too?" my older brother said, and when he looked behind the gravestone his eyes fell on the date of death. There had been inscribed the same day a few years ago.
<Coach's Discipline>...First of all, the title is interfering, Isshi. Because this isn't a story of sleeping or inside a dream, right? And so, if it occurs in this world when people read "standing at the bedside" in the story, they don't get "at the bedside where one dreams" like the title. But since there's a limit on corrections and revisions, if you left it as it is, what happened after the father appeared folding his arms and glaring? I think that surely he didn't just disappear because your friend's heart was beating violently... But the strangeness that is shown isn't accurately tidied up.