2012/10/17

Onkai Isshi Mimibukuro: 10. Runner~ / 10. Runner~

10. Runner~

Müzisyen bir arkadaşımın hikayesi.
Uzun süre önce yaşadığı bir apartmanda olmuştu.

Yeterince parası olduğu için Tokyo'ya henüz yerleşmiş ve tek odalık bir ev kiralamıştı. "Konak" denmesine rağmen yapı, daha çok bir apartman gibiydi. Ve küçük bir küveti olan 6-Mat* Japon stili bir odayı tutacak kadar şanslıydı. Duvarlar tabii ki inceydi.

Bir gün bizimle birlikte içiyordu.
"Şeey, bitişiğimdeki çocuk çok gürültücüü! Gece üç gibi şarkı söylemeye başlıyor ve çalışmaktan yorgun düştüğüm halde onun gürültüsüne uyanıyorum...!!" diye şikayet etti.
Bende karşılık verdim, "Hmm. Ama bence bunun bir faydası yok. Belki komşun da müzisyen olmak istiyordur değil mi? Sende gitar çalıyorsun. Eşit sayılmaz mısınız?"
Biraz birasından yudumladı ve "Ama hep aynı saatte ve hep aynı şarkı!? Giderek korkunçlaşıyor...!" dedi.
"Öyle mi? Pekala neden bir kereliğine gidip ona şikayet etmiyorsun?"
Bunu söyleyince hemen karşılık verdi, "Yapacağım! Daha fazla dayanamıyorum artık!!"
Sonra daha fazla sinirlenmeden birasını bitirdi.

Birkaç gün sonra ondan bir telefon aldım ama durumu nasılsa garipti...
"Pekala, pekala komşuyla konuşmaya gittim!! Ve kimse yoktu!!"
Başta tam olarak neyden bahsettiğini anlayamadım.
"Hmmm? Neyden bahsediyorsun?"
Sesi heyecanla yükseldi. "Demek istediğim şu!! Bir süre önce sana şarkı söyleyen komşumdan bahsetmiştim ya!! Orada değildi!!"
Kendi kendine konuştuğunu sandım ama durumu iyi kavrayamamıştım.
"Hm? Evde değil miydi? Diyeceğim şu ki, eğer adamın bir işi varsa her zaman evde olamaz değil mi?" diye dikkatsizce yanıtladım ve o da kızdı.
"O değil!! Yan odada kimse yoktu!! O odayı kimse kiralamamış! Sadece bununla ilgili kötü hislerim var. Hepsi bu... Ben taşınıyorum!"
Hızlı ve tiz bir ses tonunda konuşuyordu, bu yüzden dinlemek zordu ama bir şekilde ne demek istediğini anladım.
"Anladım. Demekki bu bir hayaletti. İlginç değil mi!? Bu arada, o sürekli söylediği şarkı neydi?"
Ben böyle sorunca bir süre duraksadı ve cevap verdi.
"...'Runner'...Bakufuu Slump'dan 'Runner'."**
Bunu duyunca elimde olmadan güldüm, hatta kükrercesine güldüm ama o bu tepkime ağlamayla karışık sinirli bir sesle "Kes-şu-nu!!" diyerek bir son verdi. Ardından telefonu kapattı.

Öyle bir tepki vererek hata mı yaptım?
Yine de arkadaşlığımız bu güne kadar gelebildiği için mutluyum.


<Koç'un Tercihi>
.................
Isshi, bu resmedilmeye değerdi. En başında içerken bir adamın Runner'ı söylediğini duydun mu? Ahh, bu söz özellikle değinmediğin bir komposizyonun hayata geçişiydi. Bu hikaye seninle edilmiş bir sohbet gibi ve kişiliğin çok önemli olduğu için bunu elinden geldiğince kullanmaya çalıştın. Yada daha doğrusu, şöyle söylemeliyim ki, bu yazı!!! Benim için, yarısı istemeyerek de olsa hayata geçmiş bir sözdür (geri kalanı atlanmış). Her zamanki gibi isteksizce bir konuşma yaptın değil mi...Ama benimleyken arada çok fark oluyor... Ahh, bu senin eserin olduğu için atlanmış şeyler de hayata geçmeli. Ancak konuşma, garip ve doğrudan bağlanan bir başlıkla destekleniyor. Kelimenin sonundaki "~"nın tuhaf bir cazibesi var. Bu yüzden doğal konuşmanda isteksizlik dışında hiçbir şey göremiyorum.

Bu arada, bu sadece benim kuralım fakat, verdiğin tepkide tamamen hatalısın Isshi!! Hemen o garip "Runner"ı duymalıydın!! Ahh, ama bu bir "efsane" olsaydı sanırım bunu hayata geçirmek gerekirdi, çünkü efsaneler hayalet hikayelerine ve canavarlara (hayal ürünü yaratıklar) bağlıdır ve bende oraya gitmek istiyorum.


English:

A musician friend's story.
It happened in an apartment he was living in a long time ago.

Having just moved to Tokyo, as prosperous as he was, he was renting out a one room home. Although it was called a 'Mansion' the structure was more like an apartment, and since he was barely lucky enough to have a small bathtub in a 6-mat* Japanese style room, the walls were of course thin.

One day, he was drinking with us.
"Well! The guys next to me are so loud~! They sing around 3 at night, and I've gotta wake up to that even though I'm tired from working...!" he complained. 
And I replied, "Hmm. But I think it can't be helped? Maybe your neighbour hopes to be a musician too, right? And since you play guitar, aren't you equals?"
He gulped down some beer and said "But always the same time, and always the same song? It's getting terrible...!"
"Is that so? Well, what if you go complain to him once?"
When I said that he replied, "I'll do that! I just can't tolerate it!!"
Then he emptied his beer can without any more resentment.

After several days I got a phone call from that guy, but the situation was somewhat strange...
"Well, well, I went to talk to the neighbour!! And, nobody was there!!"
At first I didn't fully understand what he was saying.
"Hm~? What are you talking about?"
His voice raised a level in excitement. "So!! It's about the singing neighbour I told you about a while ago!! He wasn't there!!"
I recalled the talk itself, but I wasn't grasping the situation well. 
"Hm? Was he not home? I mean, surely he has a job, so it's not that he'd be home all the time right?" I responded carelessly, and he got angry.
"It's not that!! There was nobody next door!! Nobody is renting that room. I just have a bad feeling about this. That's it... I'm moving!!"
He was speaking quickly with a high-pitched voice, so it was difficult to listen, but anyhow, I understood the meaning.
"I see. Well then, it was a ghost! Isn't that interesting?! By the way, what song is he always singing?"
When I asked that, he waited for a little while and said, 
"...'Runner'... It's 'Runner' by Bakufuu Slump."**
I couldn't help but laugh the instant I heard that, and I roared with laughter into the phone, but he put an end to my reaction by angrily crying a few words, "Cut - it - out!" in a large voice as he hung up the phone.

Did I make a mistake with my reaction?
Nevertheless, I'm happy that our friendship continues to this day.


<Coach's Preference>
.........
Isshi, this is absolutely picturesque. When you were drinking in the beginning, did you hear the guy singing Runner? Ahh, that is a promise that could make this composition come to life, which you didn't particularly touch on. Well, this story is like a general conversation with you, and since your personality is very prominent you made use of that as much as possible. Or rather, I should say, this writing!! For me, half of this... is a promise that it could unwillingly come to life (the rest is omitted). As usual, you had a conversation almost without eagerness, didn't you... But when you're with me, there's a huge difference... Ahh, since that is your work, what was omitted could make it come to life. However, the conversation is helped by the strange and directly connected title. The "~" at the end of the word displays an odd charm. And because of that, I can feel nothing but eagerness in your natural conversation. 

Incidentally, this just my own rule, but you were definitely mistaken in your reaction Isshi!! You should've instantly went to hear this strange "Runner"!! Ahh, but if this is a "myth" then I think it's necessary to make it come to life, because it's linked to ghost stories and monsters (chimera), and I want to go there.


*6-Mat : 10 metrekare
** Bakufuu Slump'dan Runner'ı dinlemek için tıklayınız.


-credits-
Japonca > İngilizce: Sparrow
İngilizce > Türkçe: Shuu


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder